Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, BUTSO’da çalışmalarını anlattı. Meclis üyelerinin sorularını cevaplandırdı.

Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO), Feyzi Oktay yönetimindeki Meclis toplantısını, aylık olağan gündemine ilaveten, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz ile şehrin belediye sorunlarını da ele alarak gerçekleştirdi. Yusuf Keyik Başkanlığındaki BUTSO Yönetim Kurulu Üyeleri ve Meclis Üyelerinin, BUTSO Meclis Salonunda yaptıkları toplantıda, Belediye Başkanı Ercengiz, son günlerde gündemde olan Belediye çalışmalarını anlattı. Ercengiz şunları söyledi:

ALİ ORKUN ERCENGİZ:
“Gazi Caddesinin yeniden çift yönlü olarak açılması şeklinde, seçim öncesinde bir sözümüz var idi. Bu düşüncemizi yineliyoruz. Çünkü Burdur’un asırlık bir kent meydanı vardır. Sağlı sollu araç park edilmediği takdirde, kent içi trafiği akıcı bir şekilde kullanılabilecektir. Katlı otoparkımızı kullanıma açalı üç hafta oldu. Bu haftaki Belediye Meclis kararımızla; ilk yarım saati ücretsiz, saat başı bir lira artırmalı ve aylık abonelik de 80 lira olmak üzere otoparkımızı hizmete sunduk.
Bunun üzerinde bazı spekülasyonlar yapıldı. Ücreti bu şekilde belirlememizin temel amacı, burayı bir kazanç kapısı haline getirmek değildir. Amacımız; 5 milyon 500 bin liraya yapılmış bir Otoparkın, ömrü boyunca hiç o Otoparkı kullanmayacak insanların da katkılarıyla yapıldığının altını çizerek, o insanlara da hizmet dönüşü sağlayabilmek için, buradan belli bir miktar gelir elde etmek zorundayız. İlk yarım saatin ücretsiz olmasını da, cadde üzerindeki bir işin görülebilme süresi olarak değerlendirdik. Hatta tüccar ve sanayicinin de aylık 80 lira olan abone alması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü uygunsuz bir parkın en düşük cezası bile, 100 liranın üstünde. Otoparkın kullanılması halinde, Gazi Caddesi’nin trafiği rahatlayacaktır.
Bu arada bir takım yön çalışmalarımız var. Şehir plancısı arkadaşlar ve bizzat kendim de çalışıyorum ki; şehir içi trafiğinde, özellikle Salı Pazarı keşmekeşinden çıkarmak istiyoruz.”



YUSUF KEYİK
Başkan Yusuf Keyik, Belediye çalışmalarını değerlendirerek; “Seçimler yapılalı 11 ay oldu. Seçim öncesi Oda olarak, beklentilerimizi açıklamıştık. Bu 11 aylık süreçteki çalışmalardan, fevkalade bir memnuniyetlik söz konusudur. Belediye çalışmalarına ilişkin olumsuz bir şey şimdiye kadar gelmedi. Ama bunu yeterli görmüyoruz. Zira Burdur’umuzun çok ihtiyaçları var. Bunları hep birlikte çalışarak gidermemiz gerekiyor.
Bu anlamda, aklımıza gelen imar sorunudur. Burdur’un imarı, mevcut şekliyle ilimizi genişletecek ve ticari alanları oluşturacak bir yapının olmadığını kastediyorum. Mevcut durum, dışarıdan göç alabilecek bir durum değil. Bunu düzeltmek için; örneğin, Hastane Caddesi’ndeki ömrünü doldurmuş binaları yıkıp, okulları ve resmi binaları da başka yerlere taşıyarak, bu bölgeyi geniş ticari alanlar haline getirmemiz gerekirken, gücümüz olmadığı için bunu yapamıyoruz” dedi.
SORULAR:
BUTSO Başkanı Yusuf Keyik, sözlerinin devamında yönelttiği soruda şunları söyledi: “Bu yapılamayacaksa; biz üç-beş yıldır dönemin vali ve belediye başkanlarına şunu söylüyoruz: Üniversite Şehir dışına yapıldı. Üniversite-Şehir birleşmesini de fiziki zorluğu sebebiyle yapamıyoruz. Ancak, Üniversite’nin içinde bulunduğu İnsuyu Havzası üzerinde, tabii ki uzun vadeli bir çalışma yapılabilir mi? Şeklindeki düşüncemizi ifade ettiğimizde, hemen içme suyu konusu öne sürülmekte. Ancak biz, 10 yıl 20 yıl sonrasında değişecek şartların şimdiden konuşulmasının faydalı olacağını düşünüyoruz. Siz ne dersiniz?”
Başkan Keyik, şu soruları da sordu: “Oda olarak ve bazı kuruluşlarla ortak olarak da görüşlerimizi hep söylüyoruz. Örneğin; tanıtım adına yapılan masrafların, ‘Attığımız taşın, ürküttüğümüz kurbağaya değecek’ sonuçlar getirmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Siz ne düşünüyorsunuz?
Önceki dönemlerde, Gazi Caddesi’nde yapılan tek yön çalışmasına, özellikle bizim üyelerimiz itiraz ettiler. Biz de bir çalışma yaptık ve durumu zamanın Belediye Başkanına ilettik. Başkan ise; “Bir müddet bakalım, sonra değerlendiririz” dedi. Aradan dört yıl geçti. Biz tekrar itirazları ilettik ve bu arada bir anket çalışması sonuçları da ortaya koyduk. Ancak, Belediye Başkanımız, “Bu tek yön uygulamasının oturduğunu, yapılacak bir şey olmadığını” bize ifade ettiler. Bunun üzerine bizim de yapacağımız bir şey kalmadı. Şimdi siz bu konu üzerinde ne düşünüyorsunuz? Bir sorumda; Ota Parkı açmanız dolayısıyla teşekkür ediyoruz. Ancak, insanların alıştırılması adına; bir üç veya altı ay ücretsiz uygulama düşünebilir misiniz?”
Ayrıca, “Kentsel dönüşüm çalışmaları ne durumda ve uygulama anlayışınız nedir? Yukarı Pazar esnafı olarak, Ulu Cami civarına bir hareketlilik getirilmesini istiyoruz. Şehir Kulübü çalışmalarınız nedir? OSB’deki sanayicilerimizin, geri dönüşüm atıkları toplama şirketinden şikayetleri var. bir anlaşmazlık mı oldu?” şeklinde sorular soruldu.

ERCENGİZ’DEN CEVAPLAR:
Belediye Başkanı Ercengiz şu cevapları verdi: “Daha önce, sola parklarla ilgili bir mahkemenin iptal karırı oldu. Biz bununla ilgili bir düzenleme yapıyoruz. Öncelikle yön çalışmasını bitireceğiz. Ondan sonra Katlı Otopark, Uzay Çatı, Pazaryeri Kapalı Otoparkı ve Gazi Caddesi dışındaki alternatif caddelerinde, kendimizden ve şirketten görevlilerle, belirli alanlarda ücretli otopark uygulaması yapacağız. Asıl önemlisi; yolların otopark olarak kullanılıp, hayatı olumsuz etkilemenin önüne geçeceğiz. Pazartesi öğleden sonra başlayıp, Salı gecesi saat 11’e kadar o mahallede yaşayan insanlara ıstırap verilmektedir.
Uzay Çatı altında park etmenin aylık abone ücreti 30 lira. Fakat, sadece 15 esnaf kullanıyor. Görüldüğü gibi bu bir kültür meselesi. Ceza kesmek de sorun çözmüyor. Dolayısıyla tek yön uygulamasından sonra, sağa parklarda ücret uygulaması yapacağız.
KENTSEL DÖNÜŞÜM
Kentsel dönüşümle ilgili Bakana gittik. Katı atık bertaraf tesisimize 4 milyon liralık yatırım yapılmış. Bu konuyla ilgili Almanya’ya ve yurt içi tesisleri incelemeye gittik. Orayı bitirdikten sonra, enerji üretimi yapacağız. Tüm ilçe belediyeleri ile birlikte bir milyon liraya daha ihtiyacımız var. Ancak, olumlu bakılmadı.
Bakanlar Kurulu kararıyla üç mahallede kentsel dönüşüm ilan edilmişti. Ama şimdiye kadar bir çivi dahi çakılmadı. Ben bu koşullarda oraya girmek istemiyorum. Çünkü bin 100 tane konut var. Bunların yüzde 90’ında insan yaşıyor. Biz bu insanlara nasıl bir proje ile gideceğiz? Biz; ‘Kentsel dönüşümden önce, kentsel değişim’ dedik. Burada şunu yapalım dedik. Deprem, afet risk alanını boşaltıp, oralara parklar yapalım. Tek katlı hizmet binaları yapalım. Bunun dışındaki alanlarda da 18 uygulamasıyla, vatandaşı birleştirelim. Buralarda çok katlı binalar yapalım. Kentin kendi müteahhitlerinin girebileceği bir oluşum sağlayalım. Toki aldığında, kalıbına varıncaya kadar dışarıdan getiriyor. Oysa 220 kalemlik malzeme ile inşaat sektörü beslenmektedir. Bu konuda dönüşüm başlarsa, Kentsel Dönüşüm de kendiliğinden başlayabilir diye düşüncemizi aktardık. Bakan Bey, Bakanlar Kurulu kararının değişmeyeceğini bize hatırlattı. Bakan’a iki farklı fay hattı raporu olduğunu, dolayısıyla yeniden yapılması gerektiğini söyledim. Bakan Bey bunu da reddetti. Bunun üzerine, kentsel dönüşümle ilgili yetkimi devrettim.
Kentsel dönüşüm mahallesinde durum: Aylık kazanç ortalaması 750 lira. Yaş ortalaması 60. Tercihleri; bahçeli ev. Bu insanları apartman dairesine zorlamamız mümkün değil. Bu şartlarda kentsel dönüşüm uygulaması zor.
TİCARİ ALANLAR
Ticari alanların artırılması görüşüne katılıyorum. Orman Dairesinin bir talebi oldu: Dairemizi şehir dışına çıkarmak ve yerimizi ticari alan yapmak istiyoruz dediler. Hemen yazın getirin, otopark yapmak şartı ile dedim.
Cumhuriyet Lisesi alanıyla ilgili, Gençlik Spor İl Müdürüne şunu söyledim: Burayı kapalı spor salonu yapmayalım; karşıda gençlik merkezi, yüzme havuzu var ve 500 metreye de yeni kapalı spor salonu yapılacak. Şehri daraltmayalım, gelin buraya açık teniz kortu yapalım dedim. Olur dediler.
Ayrıca; yapabilirsek, özelleştirme dairesinden, Şeker Fabrikası’nın 200 dönümünü isteyerek, o bölgede bir ‘İlk ve Ortaöğretim Kampusu’ yapalım ve boşalan yerleri ise ticari alan yapalım.
CADDE TRAFİĞİ
Uzun zamandır uygulama ile Yukarı Pazarı bitiren faktörün tek yön uygulaması olduğu görüldü. Gazi Caddesi’ni etkin olarak taşın trafiğine açmak istiyorsak, en büyük problemimiz otopark olmaktadır. Şu an Gazi Caddesinde bir sırası park olmak üzere çift yön uygulasak, şu anki durumdan kötü olmaz. Gazi Caddesi, Köprü’den Cumhuriyet Meydanı’na kadar çift yönlü trafik akışı olacak. Adliye Caddesini de alternatif yol olarak kullanmalıyız. Halk otobüslerinin dönüş istikametini aşağıdan vereceğiz.
ÜNİVERSİTE-İNSUYU HAVZASI
Üniversite ile ilgili olarak görüşümüz şöyle: Burada iki tane büyük tehlike var. Birincisi içme suyu kaynağı olmasıdır. Hızlı tren projesi, Üniversitenin hemen yanından geçiyor. Hızlı tren istasyonlarından biri Üniversite önü olursa, Burdur’un pimini çekmiş oluruz. Şunun için ki; 40 dakikada Antalya’ya ulaşılacak. Zaten şuan bile akademik personeli tutamıyoruz. Öğrenciyi de tutamayız. Ancak korkularla yaşamamalıyız. İnsuyu Havzasını imara açmaktan önce, topoğrafik olarak imkansız gibi görünen kent-üniversite arasındaki alanı ticarete kazandırmalıyız. Ercan Akın’ın projesi de bu anlamda önemli. Termik Bölgesinde Kültür Bakanlığı’nın Müze projesine de sıcak bakıyoruz.
İnsuyu Havzası’nın imara açılmasını şöyle değerlendiriyoruz: Öncelikle farklı bir kaynaktan su ihtiyacının karşılanması gerekir. Bu olmadan imara açamayız.
Arıtma ile ilgili; İller Bankasında, proje ihalesi yapıldı. 2017’nin başında Burdur ileri biyolojik arıtmayla, o kötü kokudan kurtulmuş olacaktır. İçme suyu ile ilgili olarak da sayın Bakanıma teşekkür ediyorum. Kısa vadede Çine Ovasındaki pompa değişimi ve sertliğin yumuşatılması yapılacak. Proje ihaleye çıktı. Senir suyundan faydalanamayışımızın sebebini İller Bankası’ndan resmi yazı ile sordum. Dört aydır müfettişler araştırıyor. Uzun vadeli çözüm Projeleri içinde, ikinci alternatif olarak, Eğirdir Gölü ve Yapraklı Barajı havzalarından ve talepleri olursa ilçeleri de kapsayan bir içme suyu projesi üzerinde çalışılacak.”