Skip to main content

Karacaören Barajı Kaybedilmiş Değil

Karacaören Baraj Heyeti Ankara'dan döndü. Yapılan çalışmaların "Özel Koruma Hükümlerini Belirlemek" olduğu belirtildi.

Kamuoyunda; son günlerde "Burdur yine kaybedecek" "Atı alan Üsküdar'ı geçmiş" "Burdur Karacaören suyunu, Antalya'ya vermeyecek" gibi ifadelerle, Burdur-Bucak Karacaören Baraj suyuna Antalyalılar tarafından el konulduğu ve "Bedelli"den sonra Barajın da kaybedildiği konuşulmakta idi. Bunun üzerine, Burdur Gazeteciler Cemiyeti, geçtiğimiz Pazar günü, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası (BUTSO)'nda bir toplantı düzenledi. Toplantıda alınan karar gereği, oluşturulan bir heyetle Ankara'ya gidildi.

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof.Dr. Veysel Eroğlu, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve müteşarları ile görüşmeler yapan Burdur Heyeti'nde; BUTSO Yön.Kur.Başkanı Yusuf Keyik'ten başka, Ak Parti Milletvekillerimiz Bayram Özçelik ve Hasan Hami Yıldırım, Bucak TSO Başkanı H.Yalçın Meçikoğlu, Bucak Belediye Başkanı Ramazan Ayaz, İl Genel Meclisi Başkanı İbrahim Ekinci, Ak Parti il ve Bucak İlçe başkanları Osman Karakaya ve Süleyman Mutlu ile İl ve İlçe Ziraat Odası Başkanları Kemal Kubilay ve Muzaffer Özdemir bulundular.

Pazartesi günü öğleden sonra ziyaret ettikleri Bakanlara, Burdurluların endişelerini anlatan heyetten; Bakanların kendilerine, "Kaybedilen bir şeyin olmadığını, henüz araştırma safhasında bir çalışmanın yapıldığını, Burdur'un ve özellikle Barajda balıkçılık yapanların hiçbir şekilde zarar görmeyeceği" şeklinde ifade edildiği öğrenildi. Konuya ilişkin bilgi veren BUTSO Başkanı Yusuf Keyik, Ankara'da yapılan görüşmeleri şöyle anlatı:

"Pazar günü yaptığımız toplantıda aldığımız karar gereği, Pazartesi günü Ankara'ya giderek, saat 13.00'de, önce Bakan Eroğlu ile görüştük. Burdur'da yaptığımız toplantının sonuçlarını bildirdik. Dedik ki; biz suyu vermeme gibi bir anlayışa sahip değiliz. Su Allah'ın suyudur, oradaki insanlar da bizim insanımızdır. Böyle bir suya ihtiyaç varsa mutlaka kullanılacaktır. Ama bizim, Baraj çevresindeki insanların ekonomik durumlarının ne olacağı konusunda tereddütlerimiz var; bunun için buradayız, dedik. Bu su verildiği zaman, oraların mutlaka koruma altına alınacağını ve dolayısıyla orada balıkçılık yapan ve turizm için balık restoranı işleten, seracılık yapan bir gurup var. Bu gurubun, bu insanların mağdur olacaklarını ve zaten öncesinde, bu barajın orada oluşmasıyla, birçok ailenin topraklarının baraj altında kalmasından dolayı çok aile yurdundan olmuş, Çanakkale ve Gökçeada'ya gönderilmişti. Şimdi kalanları da artık böyle bir yere mi göndereceğiz, bu mu planlanıyor? Bizi huzursuz eden bütün bunları söyledik."

SÜRECİN İÇİNDE OLMAK
Keyik, sözlerine devamla; "Ayrıca, bizi en çok rahatsız eden, 'bu sürecin içerisinde bulunmayışımız' olduğunu belirttik. Antalya ile Isparta Bölge Müdürü'nün birlikte bu tür çalışmaları yapması, bundan da Burdur'un haberdar edilmeyişi, bizi son derece rahatsız etti. Bu konuları görüşmek üzere buradayız dedik. Heyette olan herkes tek, tek söz alarak konuştu. Bizi dinleyen Bakan Eroğlu'ndan başka; Müsteşarı, DSİ Genel Müdürü, Su Yönetimi Genel Müdürü birlikte bulundular. Tüm şikayetlerimizi ayrıntılı şekilde yazdırdık.

BAKAN EROĞLU
Bakan Veysel Eroğlu bizi dinledikten sonra şunları söyledi:
"Şu ana kadar zaten henüz netleşmiş bir çalışma benim önüme gelmedi. Aslında ben bu toplantıyı sonraki tarihlerde yapmayı planlıyordum. Ama Burdur'daki kamuoyu sıkıntısından dolayı sayın vekilimiz Bayram Özçelik'in durumu aktarması üzerine, bugüne aldık. Erkene aldığımız da iyi oldu. Birtakım şeyleri baştan görüşmemizde fayda var. İlgili kanuna göre, bu suyu vermiyoruz deme şansına ben dahil sahip değiliz. Çünkü bu bir kanundur. Sular ülkenin suyudur. Ben İSKİ Genel Müdürüyken, işte İstanbul'un içme suyunu, ta Bolu'dan getirdik. O suyu getirirken de bölge insanları, sizler gibi tedirgin oldular. Ama biz suyu getirdik. O aldığımız barajı temizledik. Herkes arıtmalarını yaptı. Şu anda turizme açık vaziyette ve yine oradaki işletmeler çalışıyor. Kimsenin de kaybı olmadı. Üstelik daha temiz bir baraja sahip oldular.
Antalya'ya su verilsin ya da verilmesin, zaten biz, mutlaka bu barajın girdilerini temizlemek zorundayız. Çünkü, 2025 yılına kadar AB normlarına göre; tüm Türkiye'de pis dere, nehir, her hangi bir atık kalmayacak, tüm akarsu ve göllerimizi temizlemiş olmamız lazım. Bu Başbakan'ın bize talimatıdır. Bu çalışmaları zaten yapacağız."

ÖZEL KORUMA KÜKÜMLERİ
Baraj ve çevresinden Balıkçılık vb. işlerle geçim sağlayanların mağdur edilmemesine ilişkin de 'Özel hükümler' getirileceği bilgisi aldıklarını da belirten Başkan Keyik, sözlerine şöyle devam etti:
"Barajla ile ilgili yapılan anlaşmalarda özel hüküm çalışması yapılacağını ifade eden Bakan Eroğlu bize şunları da ifade etti: Siz şanslısınız, şundan dolayı; orada Karacaören 1. ve Karacaören 2. var. Antalya, büyük bir ihtimalle suyu Karacaören 2'den alacak; öyle planlanıyor. Böylece, balık üretimini karacaören1'e aktarabiliriz.

Biz dedik ki; neden Antalya kendi alternatif su kaynaklarını düşünmüyor? Bakan; "Menderes Türel zamanında bu çalışmaları yaptık, öyle Antalya'nın göründüğü gibi her yanı su değil. Evet su kaynakları var, il sınırları içerisinde, ama çok uzak ve sarp kayalık. Yani o suların Antalya'ya getirmesi çok külfetli ve maliyetli. Onun için Karacaören Barajı'nın suyu düşünülüyor. Tabii ki; bu oradaki insanları mağdur edeceğiz anlamına gelmiyor. Gerekli önlemleri alırız ve gerekli sistemleri koyarız."

KEYİK'İN ÖNERİLERİ
Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yusuf Keyik; Burdur'daki toplantıda üç maddelik önerisini açıkladığını ve fakat Bakan'a tek seçenekle gittiklerini belirterek, şöyle devam etti: "1.si; suyun tamamen verilmemesi bir takım olayların yaşanmaması. 2.si; Antalya'nın, 2045 yılına kadar su ihtiyacı yok. Bu tarihten sonrası için, neden bugünden bu insanlar mağdur ediliyor. Bu çalışmalar, 2040 yılına kadar ertelensin. Kalan 5 yıl içerisinde, zaten hızlı teknoloji ile bu su oraya çok rahat bir şekilde akıtılabilir. 3. Alternatif ise; bu suyun barajdan çıkış noktasına bir arıtma tesisi kurulmak suretiyle baraj çalışmalarını devam ettirsin. Su arındıktan sonra, Antalya'ya akıtılsın; demiştim.

Biz Bakan'a tek seçenekle gittik; diğer seçenekler cebimizdeydi. Ama zaten Bakan, benzer seçeneği kendisi söyledi. gerekli çalışmaları yaparız oradaki insanları mağdur etmeyiz. Bu ne anlama geliyor; işte arıtmaları koyarız, baraj faaliyetini engellemeyiz anlamına geliyor. Vay efendim etrafında ekim-dikim olmayacakmış; böyle bir şey yok, bunları bırakın. Yani, henüz şekillenmemiş bir durum var. Toplantı yaptığımız bizim için de iyi oldu. Bazı şeyleri görüştük, konuştuk. Biz artık bundan sonraki çalışmalarımızda, bu yaptığımız konuşmaları da dikkate alarak yolumuza devam ederiz." Dedi ve oradaki müsteşarına hem DSİ genel müdürüne, hem su yönetimi genel müdürüne tek, tek talimatlarını verdi. Not'larını aldırdı. Bu şekilde toplantıyı bitirdik."

KALKINMA BAKANI
Başkan Keyik, açıklamalarını şöyle tamamladı:
"Bakan Eroğlu'ndan sonra, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz Bey'le aynı heyet olarak toplandık. Ticaret ve Sanayi Odası olarak, önceden koordinasyon kurulu bakanlarına, ilimizin teşvikte 3. ve 4. Bölgelere alınmamızla ilgili yazılar göndermiştik. Ben bunları, Bakan'a bir kez daha aktardım. Bakan, tamam başkanım, biz gerekli çalışmaları Burdur'la ilgili yapacağız; bundan emin olun, diye ifade etti. Mutlaka bu teşvikte değişikliğin yapılmasında ısrar ettik. Bakan da "Çalışmalarımız devam ediyor. Biz mutlaka elimizden ne geliyorsa, Burdur için yapacağız" sözünü verdi. Ve böylelikle Ankara programını tamamladık."

NOT:
BUTSO Basın Danışmanlığı
7.2.2012

Yararlı Linkler

İletişim

0 248 234 62 05

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Sosyal Medya

Adres: Yeni Mahalle Şehit Teğmen Halil DEMİRÖRS Cad. No: 2 Burdur Türkiye Telefon: +90 248 234 62 05 pbx Faks: +90 248 233 67 34
Bu site, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası Bilgi İşlem Servisi tarafından hazırlanmaktadır. | Tüm hakları saklıdır. | © butso.org.tr | Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.